Ege Ambulans
Yeni Standartlara Uygun Obezite Cerrahisi19/02/2018

Özel Ege Şehir Hastanesi Sağlık Bakanlığı’nın obezite cerrahisi uygulamaları ile ilgili olarak Ekim 2017'de yayınladığı genelgenin standartlarına uygun, endokrin hastalıkları uzmanı onaylı ve SGK anlaşmalı olarak obezite ameliyatlarını gerçekleştirmektedir.

Son yıllarda yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikler nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de obez kişi sayısı giderek artmaktadır. Obezite,Tip-2 diyabet, hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları, kanser, depresyon, kısırlık ve benzeri hastalıkların yanı sıra sosyal yaşamı da olumsuz olarak etkileyen bir toplum sağlığı sorunu olarak ön plana çıkmaktadır.

Obeziteyi oluşmadan önlemek daha önemli

Özel Ege Şehir Hastanesi Obezite Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Özgün Akgül, obezite ve tedavi yöntemleri ile ilgili bilgiler verdi.  Obezitenin birinci basamak tedavisinin diyet ve egzersiz olduğunu belirten Op. Dr. Özgün Akgül “ Hastanın sağlığını bozmadan kalori alımı azaltılır ve egzersiz yaptırarak kalori harcaması arttırılır. Sonraki aşamada davranış değişikliği eklenir. Hastanın kullandığı tabak çataldan tutun, yemek süresi, nerede ve kimlerle yediğine kadar günlük hayatı incelenerek düzenlemeler tavsiye edilir. Bu aşamaları uygulamasına rağmen başarılı olamayan hastalar için cerrahi tedaviler gündeme gelir. Diyet ve egzersiz tedavisine rağmen kilo verememiş olan, vücut kitle indeksi (VKİ) 40’tan büyük olan (Morbid  (ölümcül)obezite hastası olanlar), VKİ 35-40 arasında (2. Sınıf obezite hastası) olup ek hastalığı olan,18-65 yaş aralığında olan, obeziteye bağlı ek rahatsızlığı olan hastalara cerrahi tedavi uygulanabilir.

Yeni Standartlara Uygun Obezite ve Diyabet Cerrahisi

Sağlık Bakanlığı obezite cerrahisi uygulamaları ile ilgili olarak Ekim 2017'de bir genelge yayınlamıştır. Özel Ege Şehir Hastanesi olarak bu genelgede yayınlanan tüm şartları taşımakta. Hastanemizde yeni standartlara uygun, SGK anlaşmalı, endokrin hastalıkları uzmanı onaylı obezite ameliyatlarını gerçekleştirmekteyiz. Obezite ameliyatı öncesi gerekli değerlendirmeleri yapacak uzman doktorlarımız, obezite şartlarına uygun alt yapı ve gerekli cerrahi donanıma sahip  ameliyathanemiz hastalarımızın hizmetinde. Obezite hastalarımız ameliyat için görüşmeye geldiklerinde ilk olarak hastanın hikayesi dikkatlice incelenir. Fizik muayenesi ve tetkikleri ile değerlendirilerek hastayla birlikte  uygun cerrahi yöntem belirlenir. Ameliyat öncesi muhakkak endoskopi ile mide ve oniki parmak bağırsağı değerlendirilir. Ameliyata engel bir durum tespit edilmezse ameliyat günü belirlenir ve öncesinde neler yapması gerektiği hastaya anlatılır. Ameliyat günü geldiğinde hasta özel odasına alınır ve hazırlanır. Ameliyathanede anestezi işlemleri uygulandıktan sonra belirlenen cerrahi işleme başlanır ve birkaç saat içinde hasta yatağına alınır. Ortalama 3 saat sonra, anestezinin etkisi geçince, hasta ayağa kaldırılır ve yürütülür. Kişisel ihtiyaçlarını karşılayabilir hale gelir. Obezite ameliyatlarının en büyük avantajı laparoskopik yöntemle yani kapalı yöntemle gerçekleştirildiği için, ameliyat sonrası çok daha az ağrı duyulur. Hasta kısa sürede normal hayatına dönebilir. Operasyondan sonra yaklaşık 3 gün hasta misafir edilir. Ameliyat sonrası dikkat etmesi gereken hususlar hatırlatılır ve bu bilgiler yazılı olarak hastayla paylaşılır. Diyetisyen detaylı bilgiler verir. Taburcu olduğu gün reçete verilirken kontrol randevuları ayarlanır. Düzenli aralıklarla hastalarla iletişime geçilir. Kontrollere geldiğinde kan tahlilleri istenir. Gerek görülürse takviye yapılır.

Obezitenin Hormonal Tedavisi Bulunamamıştır

Özel Ege Şehir Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Üçkaya ise hareketsiz yaşam ve yüksek kalorili beslenmenin vücuttaki kalori dengesini bozduğunu vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: ''Obezitenin hormonal tedavisi bulunamamıştır. Hormon bilimi olan Endokrinoloji, hormonal bir hastalık olduğuna neredeyse emin olduğumuz obezitenin karmaşasını henüz çözememiştir. Bu nedenle bir ilaç vererek obezitenin düzeltilemeyeceği görülmüştür. Modern yaşamla birlikte yüksek kalori alırız, az hareket ederiz, bünyemiz yağlanmaya yatkın olduğu için hızla yağlanırız. Bu yağlanma bir metabolik sınırı aşınca kısırdöngüye dönüşür: yağımız yükseldikçe, kanımızdaki insülin artar, insülin arttıkça yağlanmamız artar! Bu ''insülin direnci''dir. İnsülin, yağ dokusunu çok sever. Bu döngüyü kırarak normale döndürecek ilaç tedavi modelitesi bulunamamıştır. Bizim endokrinolog olarak rolümüz, hastamıza zaman ve sağlık kaybettirmeden, bu obezite aşamasını geçip geçmediğini fizik muayene ve biyokimyasal bulgularla saptamak, tıbbi yöntemlerle ya da uygun obezite cerrahisi ile tedavi edilmesi konusunda karar vermektir.

Sosyal Ağlarda Paylaş
Ege Ambulans
Has Ajans Sağlık Gazetem 0(232) 464 75 73 info@saglikgazetem.com