
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ömer Dikici, omuzu kaldıramama, dirsekte batıcı ağrı, merdiven çıkarken yaşanan diz ağrısı ile topuk, kalça ve ayaklardaki dinmeyen ağrıların, genellikle fark edilmeyen ancak oldukça yaygın bir sorun olan tendon problemlerinden kaynaklanabileceğine dikkat çekti.
“Tendonlar kaslarla kemikleri birbirine bağlayan yapılardır. Ancak yaşla, tekrarlayan zorlanmalarla veya duruş bozuklukları yüzünden zamanla yıpranabilirler” diyen Dr. Dikici, bu yıpranmanın sonucunda oluşabilecek başlıca sorunları şöyle sıraladı: Tendinopati (kronik tendon yıpranması), Tendinit (tendon iltihabı), Tendon dejenerasyonu (mikroyırtıklar ve doku bozulması), Kalsifik tendinit (tendon içine kireç birikmesi), Tendon yapışıklıkları veya kalınlaşmaları.” Dr. Dikici, bu sorunların özellikle bilgisayar başında çalışanlarda, spor yapanlarda, ağır yük taşıyanlarda, ev işleriyle yoğun uğraşanlarda ve duruş bozukluğu olan bireylerde sık görüldüğünü söyledi.
Rejeneratif Tıp: Hasarlı Tendonları Onaran Yeni Nesil Yaklaşım
Dr. Dikici, “Günümüzde tendinopatilerde doku yenilenmesini desteklemek amacıyla geliştirilen rejeneratif tedaviler, tıbbın yenilikçi alanlarından biridir” diyerek bu alandaki uygulamalar hakkında şu bilgileri verdi:
PRP (Trombositten Zengin Plazma): Kişinin kendi kanından hazırlanan bu sıvı, yoğun büyüme faktörleri içerir. Dokuya uygulandığında onarıcı süreci başlatır.
Akıllı Plazma (PRP + sitokin modülasyonu): Bu yöntemde plazma daha özel şekilde hazırlanarak sadece büyüme faktörü değil, enflamasyonu düzenleyen ve iyileşmeyi hızlandıran proteinler de yoğunlaştırılır.
Eksozom Tedavisi: Hücresel iletişimi sağlayan mikroskobik yapıların enjeksiyonu sayesinde hasarlı tendon bölgesine genç hücre sinyalleri gönderilerek iyileşme desteklenir.
Kök Hücre Destekli Tedaviler: Hastanın kendi yağ dokusundan veya kemik iliğinden elde edilen hücrelerle derin tendon yıpranmalarında uzun süreli doku yeniden yapılanması hedeflenir.
Ultrason Eşliğinde Hedefe Yönelik Uygulama: Bu enjeksiyonlar mutlaka ultrason rehberliğinde uygulanmalıdır. Ultrasonla hem sorunun yerini tespit edilip, hem de enjeksiyon doğru dokuya, doğru açıyla yapılabilmektedir.
Doğru teşhis ve kişiye özel planlanmış rejeneratif enjeksiyonlarla tendon problemlerinin büyük kısmının kontrol altına alınabildiğini ifade eden Dr. Dikici, “Tendon sorunlarıyla yaşayan birçok kişi, bunu yaşlanmanın bir parçası sanıyor. Oysa modern tıpta artık ağrıyı değil, nedenini hedef alan çözümler var. Vücut doğru şekilde yönlendirildiğinde, kendi kendini onarabilecek güce sahiptir. Ancak unutulmamalıdır ki rejeneratif enjeksiyonlar, ancak uygun hastaya, uzman hekimler tarafından ve uygun protokollerle uygulandığında etkili sonuçlar vermektedir” dedi.